geliştirme etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
geliştirme etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

17 Mart 2015 Salı

LYS'ye Başlama Yazısı

2015 LYS sınavına nasıl çalışılır
YGS sınavına girdik, çıktık. Sorular denemedekilere benzemiyordu. Denemelerde yetiştiriyorduk, ama sınavda yetişmedi. Önceden yeteri kadar LYS çalışmadık belki, ama şimdi LYS için saatler ileri sarıyor. Biliyorum, aklın karışık. Bugün yolundaki bu karışıklığı çözüp yine emin adımlarla yürümene yardım edeceğim.
Öncelikle, soru cevap şeklinde giderek en çok sorulan sorulara yanıt bulalım.

Soru - Cevap
Klasik sorulara sınava girmiş çıkmış biri olarak (2012 ve 2013) farklı bir bakış açısıyla cevap vermeye çalışacağım.
Klasik 1: LYS konu eksiklerim var, YGS'den önce çalışmamı söylemiştin, fakat yapmadım.
Cevap: Evet, söylemiştim. Belki az çalıştın, belki de az çalıştığını düşünüyorsun. Üzerinde durmamız gerek bu değil. Şuan için o günleri geri getiremeyeceğimiz için bu tür şeylerden pişmanlık duyma. Ne okul hayatında, ne de, hayatta. Bundan sonrası için neler yapabiliriz onu konuşalım.
Klasik 2: YGS sonucum kötü geldi, nasıl şuraya çekerim?
Cevap: Bu sorunun cevabı, 'YGS için ne yaptıysan daha fazlasını yaparak'tır. Gerçekten istiyorsan evet bu mümkün. Bugün bir plan yaparak bu işte sana yardımcı olacağım.
Klasik 3: Moralim hala düzelmedi. Çok iyi yapan arkadaşlarım var.
Cevap: Moralim bozulduğunda, motivasyon eksikliği yaşadığımda her zaman ne yaptığımı sana anlatmıştım değil mi? :) Şuraya bir geri dönüş yap. Ayrıca, bu durumu yaşıyorsan ders programını klasik müzik eşliğinde hazırlayabilirsin. Vivaldi, Bethooven ve Bach'ı öneririm.
Klasik 4: YGS'ye dair kafa karışıklığım var, istediğimi yaptığımı sanmıyorum.
Cevap: YGS'den sonraki ilk saatler bu soruyla kafan kurcalanır. Etrafına rahat görünsen de içini yiyen bir şeyler vardır. Ama bu 3-5 gün içinde geçtiği için ve biz bu süreci atlattığımız için böyle bir sorunun kaldığını sanmıyorum :)

ygs lys 2015
Hayat devam ediyor..
Düş Kırıklığı Hakkında
Size kendimden biraz daha bahsedeyim. 4. sınıfta Fen Lisesi puanı yapan, çok ateşli geçen deneme sınavlarının ardından ileride hepsi Anadolu Öğretmen Lisesi kazanacak olan arkadaşlarımı geçip sınav birinciliğini kapmıştım. Çok değil 2 sene sonra dersleri önemsememeye meyil ettim, fakat buna istinaden okuma kitaplarına heveslenmeye başladım.Sekizinci sınıfta OKS'ye girdim, en son giren bizlerdik. Ve sonuç olarak istediğim Anadolu Lisesini 0,25 puanla kaçırdım. Fen lisesine layık görülüp de tek bir soruyla bir Anadolu Lisesi'ne bile gidemeyen biri hayal kırıklığının ne demek olduğunu bilir. Ben yine de ertesi gün gidip sınavdan önce yiyemediğim dondurmadan iki tane alıp kendimi ödüllendirmiştim. Gittiğim beş yüz kişilik düz lisede dersi dinleyen, derslere önem veren öğrenci sayısı bir elin parmağını geçmezdi.
12. sınıfta girdiğim derslerde arkadaşların  aralıksız gürültüsünden ne hocayı dinleyebiliyordum, ne de katı kurallı bazı hocaların dersinde kitap getirip soru çözebiliyor, ne de boş derslerde iki satır ders çalışmak için gereken sessizliği bulabiliyordum.
Hepsinin arasında ailemin bana muhteşem bir güveni vardı, onları burada anmazsam olmaz. İlk seneki yenilgimin ardından(50 bin) tekrar gireceğimi söylediğimde bir aileden beklenecek her türlü olumlu cevabı aldım. İkinci senemde sınavdan bir hafta önce çalışmayı bıraktığımı fark ettiğim an banyoya gittim seneler sonra ilk kez ağladım. Bu sınavı kazanmayı ben haketmiyordum, aynadaki yaşlı gözlerimin içine bakıp "Bu sınavı kendim için değil onlar için kazanacağım, bana benden çok güveniyorlar, güvenlerini boşa çıkaramam" dememi yıllar sonra bile unutmayacağım. Ve o YGS sonuçlarının açıklandığı gün YGS1'de 2700'ü görünce ailemle yine duygusal anlar yaşadığımızı hatırlıyorum, mutluluk gözyaşları. YGS'den sonraki özgüven sarsılmamı da isterseniz bir sonraki yazıda paylaşırım, bazılarınız kendimi anlatmamı isterken bazılarınız daha çok genel bilgi istiyor. en iyisi böyle yapmak sanırım, ortaya karışık :) 


LYS Çalışma 2014

LYS Hazırlıkları
YGS'den sonra girdiğim LYS denemelerinde kaç net çıkarıyordum dersin? 80 soruluk Matta 40, 90 soruluk Fende 45 net çıkarıyordum desem inanır mısın? İnanma, çünkü bu netlerden de düşüktü. Aslında sınavı LYS'de ikinci kez kazandım diyebilirim. YGS'de istediğinden sonuç elde ettiysen ne yaparsan yap bir 'rahatlık' hissediyorsun, istediğinden kötü sonuç elde ettiysen de 'olmayacak' hissine kapılıyorsun. Oysa olması gereken, YGS iyi geldiyse o yerini koruyarak daha da yukarıya çıkmayı hedeflemelisin. YGS kötü geldiyse de %60'a yüklenerek yükselmeyi düşünmelisin, adım adım..


LYS Programı

YGS geçti, artık 10 ders değil, 5 ders ile ilgileneceksin. 5'inin yükünü attın. Bu iyi haber, kötü haber ise, LYS konularının sayısının az olmasına rağmen uzunluklarının fazla olması. Ama temelin olduğu için her konuda zorlanacağını söyleyemem, e sayısı da az, öyleyse.. :))

Önümüzde yaklaşık 6 haftalık bir süreç var. Bu süreci şöyle tam ortadan ikiye ayıralım. İlk 3 hafta bütün konuları bitirmen gerekecek. Evet, gerçekten ağır ama bu sınavı kazanman için bunu yapman gerekli. Hayallerin için. Devam ediyorum, sonraki 3 hafta ise tamamen soru çözmelisin. YGS konu ve konu tekrarı ile kazanılıyorsa, LYS soru pratiği ile kazanılıyor. O yüzden konu tekrarların bile soru çözerek geçmeli. Son 3 haftada denemeler, branş denemeleri, her gün bir dersin her konusundan birer test çözerek hazırlanacağız. Şimdi, önümüzdeki üç haftaya konularını sığdır ve çalışmaya başla. Unutma, asıl sınav LYS, ve artık ilk girişin olmayacağı için ne kadar güçlü bir sınav olduğunu tahmin edebiliyorsun, şimdi, hazırlanma zamanı.

15 Mart 2015 Pazar

2015 YGS: Sınavınız Nasıl Geçti?


Sınav hakkındaki yorumlarını Facebook'tan paylaş! (yorumlarınız anında yayınlanır.)


13 Mart 2015 Cuma

2015 YGS Sınavı Öncesi Tavsiyeler

ygs'ye bir hafta kala ne yapılmalı
Bugün günlerden YGS
Bugünlerde ne kadar karışık duygular yaşıyor olabileceğini biliyorum, bildiğin gibi ben de girdim bu sınavlara. Hem de 7 kere. Ve şunu söylemeliyim ki, ilk girişin ise gözünde büyüttüğün kadar büyük bir sınav değil. Bunu anlamanı istiyorum, bunu anlamak için benim gibi çokça sınava girmene gerek yok. YGS sonuçlarının açıklandığı gün diyeceksin ki; Evet, iyi geçti ama.. / Evet, biraz zordu ama... ve bu üç noktadan sonrası hep aynı olacak "...önümde LYS var ve onun etkisi %60." 
 100 puanlık bir mücadele ise seninki, sadece 40 puan üzerinden değerlendirileceksin, bunun farkına var. 
İşte bu yüzden kaygı yapmak yersiz. Gönül ferman dinlemiyor biliyorum ama en azından bu gerçeği aklına yatır. Kendini her an bunları düşünerek rahatlatabilirsin. 

Şimdi, gelelim yine hislerine. Bugünlerde çalışmalarını biraz az buluyor olabilirsin, hiç korkma bu doğal bir şey. Bu sınava dünkü bugünkü çalışmanla girmiyorsun, geriye bak kaç tane 30 gün var, hah işte onlar emek, onlar birikim, onlar kazandıracak sana sınavı.

YGSye bir hafta kala nasıl çalışılmalı

Sınava Bir Hafta Kala Neler Yapılmalı?
Hemen söyleyeyim. Çoğu kişinin hatalı olarak yaptığı, sınava bir hafta kaldığında şunları yap yoksa olmaz, bunları yapma yaparsan ölürsün tipi sınırlayıcı ve gereksiz bulduğum "tavsiye"leri yapmayı hiç düşünmüyorum. Benim amacım sadece bu hafta yapabileceğin birkaç basit şey..
  • Sabahları, sınav günü kalkmayı planladığın saatte kalk. 
Yani, uykun düzenli olsun. 
  • Yediğine içtiğine dikkat et. 
Ne çok fazla ne çok az ye. Yine sınav günü yapacağınki gibi bir kahvaltı olsun. Kahvaltı yapmıyorsan da zorlama kendini.
  • Spor yapıyorsan bu haftalık yapmamanı öneririm. 
Ufak tefek egzersizler yapabilirsin sadece ağır spor yapma, sakatlanma/yaralanma riski barındırıyor çünkü.

Olay bundan ibaret. Çalışma olarak da günde bir deneme çözdükten sonra serbestsin. İster soru çözer, ister genel tekrar yaparsın ya da hiçbir şey yapmaz, dinlenirsin. Senden çalışma olarak tek ricam sabah 10.00'da denemeni çözmek, bu kadar :) 


2015 ygs


Birkaç değerli alıntı..
Erdal Demirkıran
Kendisini sınavla ilgili çoğu öğrenci bilir. Kitabını da aynı şekilde çoğumuz okumuşuzdur. Ben de zamanında tavsiye etmiştim. Daha önceden okumadıysan sorun değil. Okuduysan da aşağıdaki linkte bulunan bölümü tekrar okumanı istiyorum. YGS'ye gireceğim yere giderken otobüste yanımdakiler dertli kaygılı durup tırnaklarını yerken ben müziği açıp bu kitabı okuyordum :)
Yerim Seni ÖSS, Sf 194 (link)

Süleyman Beledioğlu
Süleyman hocayı az bir kesim bilir, değerli bir hocadır. Benim de zamanında TV programına bağlanarak kendisine soru sormuşluğum vardır :) Sitesindeki en önemli kısmı seninle paylaşıyorum. Sınavdan birkaç gün önce her aklıma geldiğinde bunu okur, kendimi daha bir güvende hissederdim.


SINAVDAN ÖNCE MOTİVASYON PRESLEMESİ YAPINIZ*

“BEN BU SINAVI KAZANACAĞIM!

-Midem ağrısa da
-Burnum kanasa da        
-Sınava hiç uyumadan da girsem      
-Sınav sabahı başım da ağrısa    
-Sorular çok zor da olsa      
-Gözetmen de konuşsa
-Dışarıdan gürültü de gelse      
-Sınav sabahı her türlü aksilikle de karşılaşsam
Bu sınava kazanmama, gönlümdeki üniversiteye gitmeye hiçbir şey engel olamaz. En büyük olumsuzlukta dahi, sorulara yoğunlaşacağım, kazanmaktan başka hiçbir şey düşünmeyeceğim.”
 *bonushoca.com'dan alıntıdır.


ygs lys rehberlik

~ SINAVI-YERİM'İ TAKİP ET! ~
700.000'i aşkın tık alan, Türkiye'nin en büyük kişisel sınav bloglarından biri olan Sınavıyerim'i sosyal ağlarda takip et. Yeni yazılardan ilk senin haberin olsun.

Google+: Bloga eklenen yeni yazılardan hemen haberin olsun.
Facebook: Blog yazıları dışında motive edici sözler, duyurular, haberler, videolar ve Facebook'a özel sınav notları için Sınavı-yerim'i Facebook'tan Beğen!


22 Şubat 2015 Pazar

Sınav Son Bir Ayda Kazanılır!

ygsye bir ay kala
Güncelleme: Geçen sene yazdığım bu yazı, 60 bin okuma ile blogun en çok ilgi gören yazısı oldu. Bu yazıyı okumamış olanlar için tarihi güncelledim.

Sınav, bir aydan oluşur. O da Mart'tır! Giriş için güzel bir slogan oldu :) Sınavın etkisini gerçekten hissettiğin, kalbinin bir tarafına yerleşip arada bir seni dürten 'şu kadar gün kaldı' diyen o ufacık heyecanı, hayatında sadece iki, üç kez yaşarsın.

En az 6 aydır sınava hazırlanıyorsun. Ya gerçekten çalıştın hakkını vererek, ya da çalışmadığını düşündün. Ama dışarıdan biri baktığında senin saatlerce kendi geleceğini elleriyle kazmak adına o masa başında oturup, tek bir soru üzerinde ne kadar ter döktüğünü görecek, okula - dershaneye gidip gelirken aklından bir soru daha çözmeye uğraştığını fark edecek. Ve, aynı şekilde sınavın sana her gün bir adım daha yaklaştığını değil senin ona yaklaştığını ve onun üzerinden atlayacak seviyeye geldiğini görecek. Bu dışarıdan bakan göz, şu üç haftada hepsini görecek.


Vereceğim tavsiyelere geçmeden önce Moral ve Motivasyon ile ilgili Sınava 3 Ay Kala yazısından bir alıntı yapayım:
"Her gün gördüğün, en az senin kadar iyi olan, denemelerde netlerinizin birbirini kovaladığı o sınıf arkadaşının düştüğünü göreceksin 'ben deneme çözmeyi bıraktım' hatta 'ben seneye bıraktım' cümlesini de duyabilirsin. Hiç şaşırma. Dersini dinlediğin rehberlik hocan, 'Gençler. Netleriniz neden az? Neden daha çok çalışmıyorsunuz, sınavı umursamıyor musunuz?' seslenişlerini yapacak sınıfa. İşte dediğim an tam bu an, kendine olan inancının etkisinden bahsediyordum ya, işte bu günlerde sadece ona sarılacaksın."

YGS 2014 Sınav Soruları
  Program
Bu tatlı süreçteki çalışmanı üç yoldan yapacaksın Soru çözümü + Deneme çözümü + Konu tekrarı.

Soru Çözümü
Bir ay kaldığında tamamen soru çözmeye odaklanmanı söylemiştim. İşte, şimdi net yükseliş zamanı. O, senin onlardan daha fazla çalışmana rağmen senden daha fazla puan yapan direkt soru çözen arkadaşlarını geçeceksin. Çünkü sen şimdiye kadar konularını sağlamlaştırdın ve şimdi ise soru çözerek yükseliş zamanı :) Ve aramızda kalsın, büyük ihtimalle onları bu süreçte geçecek, fark bile koyacaksın, bunu yapana kadar kimseye söyleme, aramızda :)

Soru bankası çözmeli misin? Kısmen, şöyle ki eğer bir konuda veya bir soru tipinde özellikle takılıyorsan direkt ondan soru çözebilirsin. 
Soru bankasını kullanabileceğin en güzel yöntem genel tekrar manasında bir dersin her konusundan birer test çözebilirsin, sorular bir tık daha zor olabilir önceki çözdüklerine göre. Her gün deneme çözümünden sonraki çalışmanda bir dersi tekrar edebilirsin mesela, bu çalışma çok faydalıdır ;)


Deneme
Hem insan hem de öğretmen olarak tanıdığım sayılı insanlardandır geometri hocam. Bana bir tavsiye vermişti ki sınava hazırlananların %99'unun asla yapmadığı bir şeydi. Belki de bu yüzden %1'lik dilime girebildim, kim bilir? :) 

sınava bir ay kala yapılması gerekenler

Branş denemelerini de özellikle bir alandaki hızını - netini yükseltmek için ve genel tekrar yapmak için günlük 1 denemenin dışında kalan zamanda çözebilirsin. Ben çözmüş müydüm? Evet :)


Konu Tekrarı
Bugünden itibaren çalışmadığın konu varsa ona çalışman sana kâr değil misliyle zarar getirir. Çünkü bugün soru çözme günüdür. Bunu bu kadar kesin söyleyebiliyorum çünkü ben ilk senemde 1 ay kalana kadar hiç sosyal bakmamıştım. 5. hafta ile 3. hafta arasında 2 hafta sadece sosyal çalıştım. Bir gün gece boyunca (wc-atıştırma hariç) aralıksız 11 saat tarih çalıştığımı hatırlıyorum, öğleyin 12de uyumuştum :) Ama ne oldu? Diğer dersleri unuttum ve vaktimi boşa harcadım. Hüsran oldu tabi ^^ O yüzden bunu yapma. Bitirmediğin branş varsa da bakma, aynı şekilde. Şuana kadar çalıştığın konulara soru çözerek hakim olmalısın. Hepsini bitirdiysen tebrik ederim :)

Konu tekrarı ile ilgili yine Sınava 3 Kala yazısından alıntı yapacağım:
"... Böyle bir tekrar yaparsan, hem dersten sıkılmazsın, hem de çok pratik bir hatırlatma yapmış olursun. Şu formülü kurabiliriz; TEKRAR = Konuya 5 Dakika Göz Atma + Bir kaynaktaki soruları bitirme
İşte, kalan kısıtlı zamanda kullanabileceğin en etkili tekrar yöntemi. Bunu, bitirdiğin her konu için yap. Ve arada bir aklına gelsin, hmm "Hücre Bölünmeleri" ben bu konuda Mitozun Mayozdan farkını hatırlıyor muyum, bir düşüneyim, pek değil, o zaman bu konudan soru çözeyim. Biyoloji çalışırken bunu fark edebilirsin, anında birkaç test çöz, en güzel tekrar işte."


Lys Çalışması
Lys çalışması adına, haftada bir veya gün yapacağın bu konu tekrarlar testlerinin arasına LYS'den bitirdiğin konuların testlerini de sıkıştır. Çözemediğin soruların doğrusunu öğren. 16 Mart'a kadar bu çalışmayı da yapman, YGS'den sonra büyük rahatlık sağlayacaktır sana. Çünkü çalıştığın LYS konularını unutmamış, yerini sağlamlaştırmış olursun.


Çıkmış Sorular
Bu süreçte çözeceğin denemelerin arasında son 3 yıl kesinlikle olmalı, son 10 yılı da çözmüş olmalısın. 3 yılı çözmeden kesinlikle girme, ve 10 yıla ne kadar yaklaşırsan o kadar fazla puan almış olursun çünkü sınavda gerçekten önceki yıllara benzer sorular da çıkıyor. Aa, ben bunu çözmüştüm diyorsun, adam dört sene önceki soruyu almış, şekli ve sayıları değiştirmiş tekrar soruyor, şu işe bak :)
Bunun dışında, müfredata yeni eklenen konulardan ekstra soru çöz mutlaka. Onlardan soru çıkması kesin diyebilirim.

Sınava bir ay kala

Umarım istediğini bulduğun bir yazı olmuştur :)


24 Şubat 2014 Pazartesi

25 Günde Net Yükselişi

YGS'de istediğimiz puanı elde etmek için yükselişe geçme zamanı :)
İlgili yazıyı, son bir ayda yapılması gerekenler, 2 gün içinde yayınlayacağım. Takipte kal!

19 Şubat 2014 Çarşamba

Üniversite Hayatı - GİRİŞ

üniversite
"mutlaka her insanın yaşaması gereken , heyecanlarla , şaşkınlıklarla , sorumsuzluklarla , rahatlıkla , ortamlarla , bazen üzüntülerle dolu zaman dilimi. üniversite başlar ve çoğu insan için herşey çok başka bir hal alır. hiç bitmemesi istenir." - ekşi

Üniversite hayatı liseyi bitirene kadar herkesi heyecanlandırır, öyle ki hayalini kurmayan öğrenci sayısı, gözlemlediğim kadarıyla hemen hemen hiç yoktur. Kim bu kadar güzel bir hayatı geri çevirebilir ki?

SEN Yaşarsın
Sınava hazırlanırken ailen, arkadaşların ve hocaların ders çalışman konusunda seni motive etmeye çalışır. Bazen düşünürsün acaba onlar senin kazanmanı 'sen'den çok mu istiyor diye, aslında işin doğrusu sınava sen hazırlanıyorsun; O konuları sen bitiriyorsun, o denemeleri sen çözüyorsun ve üniversiteye girmeni sağlayacak, adı lazım değil, o sınavlara bizzat 'SEN' giriyorsun. E, adil bir şekilde düşünecek olursak bu çabaların ödülünü de SEN alacaksın, üniversiteyi SEN yaşayacaksın!

Elbette çevrendeki herkes seninle ve senin adına sevinecek ama olayın baş kahramanı sensin. Bugün çalıştığın bütün dersler senin kişiliğini, kültürünü geliştiriyor. Yeterli düzeye ulaştığında da bunu ÖSYM'ye kanıtlamış olacaksın. Olay, bu kadar basit.

Yazının devamı yakında.. :)

24 Ocak 2014 Cuma

Şubat Tatili Etkili Programı

şubat tatili programı
Sınava girmeden önce istediğin puana erişmeni hızlandıracak olan en büyük avantaj şubat tatilidir. İster 12. sınıf ol, ister mezun senin için bu tatil bulunmaz fırsat. 11. sınıfların da bu tatilde çalışmalarını arttırması gelecek sene için avantaj yakalamalarını sağlar.

Dinlenmek mi, Çalışmak mı?
Sana tatil sonrası bazı arkadaşlarının pişman olacağı durumu anlatarak söze başlayayım. '4 aydır çok çalışıyorum, tatili hakettim.' Bu düşüncede haklılık payı var mı? Var. Fakat bu tatil yapma olayını bütün 2 haftaya yayarsan tatil bitince, 'çok kısaydı, çalışamadım.' cümlesini sen de kurarsın. Ama bak, daha Şubat tatili yeni başlıyor :)

Bu konuda en yanlış ikinci düşünce ise bazı hocalardan duyduğun cümlelerdir; Şubat tatilinde 10 saat çalışın, soru bankalarını bitirin, 3 kitap bitirin, günde 300 soru iyidir, son şansınız; vesaire vesaire. Bu yönlendirmelerin hepsi yanlış. Daha doğru bir düşünme yöntemi var mı?

Seni motive edecek olan tatil planlaması şudur; 4 aylık tempoma göre kendime biraz daha fazla zaman ayıracağım, ki bu oyun oynamadan gezmeye kadar her şeyi içine alır, ama aynı zamanda çalışma saatimi, öncekinin yarısı kadar da arttıracağım. Bu hem daha gerçekçidir, hem daha faydalıdır.

Peki, bu çalışmada neler yapacaksın?


Konu tekrarı mı, Soru çözmek mi?
Genel planda söylediğim sözü uygulayamaya devam edeceğiz burada; 23 Şubat'a kadar tüm YGS konularını bitir, son 1 ay full soru çöz.
Bu mantığa göre, bu tatilde hem geçmiş konulardan soru çöz, hem de konu çalış. 


Hangi tip program? & YGS mi LYS mi?
Her zaman hazırladığımız günlük programa uyacağız yine. Bu tatilin sonuna kadar değil de 23 Şubat'a kadar olan bir program hazırlamalısın. Bu programın sonunda bütün YGS konuları bitmiş olmalı. LYS konularının da en önemlileri bitmiş olmalı.
* YGS'den önce Türev - İntegral - Limit konularını bitirirsen LYS'ye 1-0 önde başlarsın.

http://sinaviyerim.blogspot.com/search/label/moral%20motivasyon






Dershane programına gitmeli mi?
Bazı dershanelerin şubat tatili için programı oluyor. Benim gittiğim dershanede de vardı, ben ve birkaç kişi hariç herkes gitti. Dönüşte onlarla benim aramdaki puan farkı değişmedi. Faydası olacağını düşünüyorsan git, evde çalışmak istiyorsan gitme. Bu konudaki kararını sen ver :)

özgürlük
Öyle bir çalış ki sene sonunda başarını burada yayınlayayım :)



17 Aralık 2013 Salı

Sınav Kaygısı

sınav kaygısı nedir
Bu konuyu daha önce konuşmama sebebimiz seni önceden kaygı-dar etmek istememem :) 3 değil 5 ay kala 'Sınav kaygı' konuşmayı gereksiz buldum bu yüzden. Sınav kaygısı konusunda düşünüyorsan iki fikrin olabilir; bende zaten yok, evet kaygılıyım. Üçüncü durum ise bu kaygıyı hissetmeme durumu. Biraz daha açayım, konuyu görür görmez bende zaten yok diyerek kasten gözardı ediyor olabilirsin, aynı şekilde kaygılıyım diyerek kendi kaygını arttırıyor olabilirsin. İşte bu iki durumu kısaca inceleyeceğiz bugün.



Önce bir tanıma bakalım;

İşte tam da bu zamanda bu durumu yaşıyor olabilirsin. Yapman gereken ertelemeden bir psikologa  gitmek.


Sen gittin mi, faydalı oldu mu?
Sınava az bir zaman kala psikologa gittim. Çünkü bir süredir devam eden bir durumdu. Nasıl hissediyordum? Ders çalışmazken bir şeyim yoktu ama masaya oturduğum anda nefesimi alamıyordum, kalbim çarpıyordu sürekli, sebepsiz yere. Derse odaklanamıyordum, buna benzer bir durum varsa mutlaka git psikologun kapısını çal.
Ben gittiğimde doktorla konuştum, önce psikiyatr ile, o zaten anladı benim durumumu ilaç yazdı onları düzenli kullandım ve 3-4 defa da psikologa gittim. Faydalı oldu mu? Evet. Durumumu onlar kurtardı diyebilirim.

Bu konuda diyeceğim tek şey bu. İnternette bu konuda birçok şey yazılmış, ben ise yaşamış biri olarak farklı yönüne değindim. Bu konuda sorularını alabilirim :)

16 Kasım 2013 Cumartesi

Kimya Nasıl Çalışılır?

Kimya dersi fizik ile biyolojinin arasındaki ders olarak görülür, fiziği veya biyolojisi veya ikisi de iyi olan biri kimyayı yapamayabilir.
Yukarıda bahsettiğim olayın nedeni kimyayı yanlış çalışmaktır. Diğer yazılarda da yaptığım gibi konu anlatımı/soru çözümü hakkında tavsiyelerimi paylaşacağım seninle :)



Kitap seçiminde, bir arkadaşının kitabından değil de kırtasiyedeki kitapları karıştırarak sana hitap eden kitabı alman en doğru seçim olacaktır. Konu çalışırken önemli kısımları renkli kaleminle işaretle. Aklında kalması için de sayfanın üstüne tekrar yaz. n=m/Ma 'yı işaretledin diyelim, bunu hemen o sayfanın üstündeki boşluğa tekrar yaz, bu hep yaptığım bir şeydi :) Konu anlatımını bitirdikten sonra örnek sorular ve soru çözümüne geçmelisin direkt, ara vereceksen konuyu bitirmeden önce ver, konuyu bitirdikten sonra vermekten ziyade.

 Soru çözümüne geçtiğinde ilk sayfada 3'ten fazla emin olmadığın/boş bıraktığın soru varsa ilk 1-2 testi konu anlatımına bakarak çözebilirsin. Sonraki testlerde muhtemelen devam etmez ama konu biraz ağır geldiyse o sayfanın üstüne yazdığın ufak notları boş bir kağıda geçir, böylece hem bir tekrar yapmış hem de konu özetini eline almış olursun. Sonraki testlerde pek zorluk çekeceğini sanmam :)

Yukarıdaki yöntemle ezber işinden de kurtulmuş oluyorsun. Şöyle ki; Periyoduk tablonun birçok elementini ve tablonun özelliğini bilmek zorundasın. Ama mantıken çıkarılacak bir şey değil, o yüzden ya ezberlersin ya da her karşına çıktığında periyodik tabloya bakarak çözersin o soruyu. Bir süreden sonra buna da gerek kalmaz, ezberlemez öğrenirsin ;)
iyi çalışmalar :)

15 Ağustos 2013 Perşembe

YGS Puan Türleri



YGS Derslerin Dağılımı


Sayısal bölüm olan YGS-1’de Fen Türkçe’den önemli.
Sayısal bölüm olan YGS-2’de Matematik, Türkçe’den önemli *
Sözel bölüm olan YGS-3’te Sosyal, Matematik’ten önemli.
Sözel bölüm olan YGS-4’te Türkçe, Matematik’ten önemli.
Esit Agırlık bölümü olan YGS-5’te Matematik, Sosyal’den önemli*
Esit Agırlık bölümü olan YGS-6’da Türkçe, Fen’den önemli.

Yukarıdakilerden de kritik tespitleri LYS Puan türlerini paylaştığımda göreceksiniz ki çoğu öğrencinin gözden kaçırdığı şeyler bunlar. 

Bu konuda sonraki yazılar: 1 Net Kaç Puan Getirir?  LYS Puan Türleri ve İnce Ayrıntılar

12 Ağustos 2013 Pazartesi

İrade

İrade gücü
İnsanı büyük veya küçük, başarılı veya başarısız, mutlu veya bedbaht yapan kendi iradesidir. (Schiller)

Bugünkü konumuz çok önemli. Şahsen benim de sınav zamanları özellikle dikkat ettiğim bir konu.
Yazıyı şöyle bölümlendireceğim; İradenin tanımı, tavsiyeler, kendi durumum ve yaptıklarım.

İrade, bir şeyi yapıp yapmamaya karar verme gücü; istek, dilek şeklinde tanımlanıyor. Yani o vakit geldiğinde ders mi çalışacağız dinlenecek miyiz bunun kararını duygularımıza göre değil aklımıza göre vermeye de irade deriz.




İrademi Nasıl Geliştirebilirim?
Bu işi bilenlerden birkaç alıntı yapayım.

Bilinçaltı Dirençlerini Yenerek İrade ve Öz-Disiplini Geliştirmek (kaynak)
İrade ve öz-disiplini geliştirmek, günlük hayatta daha ziyade yapmaktan kaçındığınız bazı şeyleri yapmakla mümkündür. Tembellikten ya da sevmediğiniz için yapmadığınız bazı şeyleri yaparak bilinçaltı dirençlerinizin üstesinden gelir, zihninizi size itaat etmesi için eğitirsiniz. İç güç kazanır ve bunu geliştirirsiniz. Kaslar halter kaldırmakla, iç güç iç direncin üstesinden gelmekle güçlenir.

Egzersizler
Otobüste oturuyorsunuz. Yaşlı bir kadın/adam ya da hamile bir kadın ayakta. Oturmak isteseniz dahi ayağa kalkın ve onlara yerinizi verin. Bunu sadece kibar bir davranış olduğu yapmayın; çünkü gönülsüz olduğunuz bir şeyi yapıyorsunuz. Bu yolla, direnen vücudunuzla, zihninizle ve hislerinizle baş etmiş olursunuz.
Lavabonuzda yıkanması gereken ancak yıkamayı ertelediğiniz bulaşıklar var. Kalkın ve yıkayın. Tembelliğinizin sizi ele geçirmesine izin vermeyin. Bu yolla iradenizi geliştireceğinize inanıyorsanız ve iradenin hayatınızdaki önemine ikna olduysanız, yapmak zorunda olduğunuz şey her ne olursa olsun, gerçekleştirmek kolaylaşacaktır.(henüz ikna olmadıysan da okumaya devam et :))

İşten eve çok yorgun geldiniz ve televizyonun karşısındaki rahat kanepenize oturdunuz. Duş almanız gerekiyor ama üşeniyorsunuz. Oturma arzunuza boyun eğmeyin ve gidip duş alın. Sonrasında hem içinizin hem de bedeninizin ne kadar rahatladığını göreceksiniz.
Egzersiz yapmanız gerektiğini biliyorsunuz ama bunun yerine abur cubur yiyerek boş boş oturuyorsunuz ya da film seyrediyorsunuz. Kalkıp yürüyün, koşun ya da başka egzersizler yapın.
Şekerli kahve seviyor musunuz? Bütün bir hafta boyunca kahvenizi şekersiz içmeye çalışın. Haftada üç fincan kahve mi içiyorsunuz? İki fincana indirin...
Tembelliğinizin üstesinden gelin. Yapılan şeyin önemine kendinizi inandırın. Eyleme geçeceğiniz zaman tembellik, gönülsüzlük ve anlamsız iç direnç yerine iç güç kazanacağınıza zihninizi ikna edin.
Bazen önemsiz bir şeyi söylemek istersiniz. Dilinizi tutun ve söylemeyin.
Yapmayı isteseniz dahi önemsiz dedikodulara kulak vermeyin, dedikodu içerikli gazete ve dergileri okumayın.
Çok sevdiğiniz ve adeta bağımlısı olduğunuz sağlıksız yiyeceklerden uzak durmaya ya da azaltmaya çalışın.
Kendinizi önemsiz, gereksiz ve olumsuz şeyler düşünürken yakalarsanız, bunların lüzumsuzluğunu aklınıza getirerek söz konusu düşünceleri zihninizden uzaklaştırın.


Asla bu egzersizleri yapamayacağınızı söylemeyin ve inatçı olun. Bu egzersizleri yapmanın önemini, kazanacağınız gücü düşünerek kendinizi motive edin. Başlangıçta fazla egzersiz yapmak hayal kırıklığıyla sonuçlanabilir. Kolay egzersizlerle başlayıp egzersizlerin sayısını ve zorluğunu adım adım arttırmak daha iyidir. Pratik yapmak gücünüzü ve öz-güveninizi artıracaktır.

Güçlü Bir İrade ve Öz-Disipline Sahip Olmanın Avantajları:
-Düşüncelerinize emretmek ve zihninizin patronu olmak.
-Alışkanlıklarınızı yönlendirmek, böylece konsantrasyonunuzu artırmak.
-Hedeflediklerinizi ve hayal ettiklerinizi yaşama geçirerek iç huzuru ve öz-güveni yakalamak.
-Dış etkenlerin üzerinizdeki negatif etkilerini azaltmak.
-Kişisel ve ruhsal gelişiminizi gerçekleştirmek.
-Günlük hayatınızı kontrol edebilmek, istemediğiniz alışkanlık ve davranışları terk etmek.
-Tembellikten yakanızı kurtararak daha istekli, daha çalışkan bir ruh yapısına kavuşmak.
...

İrade

Ders çalışmak zor geliyor, çalışasım yok. dediğinde ben sana diyorum ki hemen seve seve çalışmazsan kendini zorlayarak çalışmalısın. İrade devreye girecek burada da, bir zorlayacaksın iki zorlayacaksın sonra "ders çalışma alışkanlığı"n oluşacak hem seve seve çalışacaksın, hem de çalışma isteğin gün geçtikçe parabolik şekilde artacak. İşte ders çalışma süresini ayarlamanın en iyi yolunun özeti budur.

Eğlence mi, Ders mi? Seçimini yap. 
İrade

Sorularını aşağıdan sorabilirsin. İyi çalışmalar :)

8 Ağustos 2013 Perşembe

Öğle Uykusu ve Uyku Düzeni | Uyku 2

Uykunun Önemi
Bayramın kutlu olsun :) Bayram çalışma vakti. Bu bayramda çalışmaya çalışmalısın çünkü 2 ay sonraki kurban bayramı tam çalışma mevsimine denk gelecek ve yine o bayramlaşma arası çalışma fikrinde olacaksın o yüzden bu bayram ona da hazırlık için çalışmana bak :)

Şuradaki ilk yazıda kahve içimi - uyku dengesi üzerine konuşmuştuk. Bugün de Öğle Uykusundan ve Uyku Düzeninden bahsedeceğiz.


Öncelikle sana öğle uykusundan ve az kişinin bildiği faydalarını anlatayım.Birkaç alıntı ile başlayalım üstüne birkaç bir şey de ben ekleyeyim:

NTV'den alıntılar:
Öğle uykusu vücuda ne gibi yararlar sağlar?
Kişinin 24 saat içerisinde uykuya yatkın olduğu dönemlerden biri de öğle uykusu saatleridir. Öğle uykusu, en az gece uykusu kadar insan vücuduna yarar sağlar. Gece yeteri kadar uyumuş, gündüz de öğle uykusu uyuyan bir kişinin vücudu tazelenir, performansı artar, düşünme ve problem çözme yeteneği hız kazanır.


* Öğle uykusunun süresi ne kadar olmalı?
Çocuklar yaklaşık 1-2 saat öğle uykusuna ihtiyaç duyar. Erişkinler içinse 15-20 dakika yeter. Ancak bazı insanlar geceleri dahi uyuyamaz. Bu tip insanlara öğle uykusu kesinlikle tavsiye edilmez. Çünkü gündüz saatlerinde kısa bir süre dahi uyusalar, gece uyumaları çok daha zorlaşır. 

İlk paragraftaki her kelimeye katılıyorum. Öğle uykusu uyuyup kalktığında yeni bir güne başlıyor gibi olursun sabahki ve dünkü yorgunluktan iz kalmaz. Burada çok önemli 2 mevzu var, ilki öğle uykusunun süresi, ikincisi de yasak saatler dediğim vakit.
Öğleyin uyku süresi: Bu konuda çok çok farklı sözler var. Öğrenci yaşındakiler için kimisi diyor 15-20 dakika kimisi 40, kimisi 2 saat. Bu konuda katıldığım görüş; Öğle uykusu 20-25 dakika civarında olmalı, 40 dakikayı da geçmemeli, 40 dakika geçilirse derin uykuya geçilir. Ben 2 saat de uyudum 20 dakika da. En doğrusunun da 20-40 dakika arası uyku olduğuna karar verdim.

Yasak Saatler, bu adı verdiğim gün içinde uyunması yasak olan saatlerdir :) Çünkü bu saatlerde uyursan  uyandığında hiç uyumamış gibi olursun ve baş ağrısı ile kafa sersemliği de cabası olur.
Yasak saatler hangi saatlerdir? Yerel saatte örneğin;
Güne 05:59
Öğle 13:13
İkindi 17:01
Akşam 20:14
Yatsı 21:44 diyelim. Öğle saatleri 13-17 arası iken Yasak saatler 17-20 arasıdır. 

Uyku düzeni de başta programına uymak için sağlaman gereken bir şeydir. Uyku düzenini bozmak gereksiz yere stres yapar ve performansını etkiler. Günlük kaç saat uyuyalım? diyenleriniz var, 12. sınıfsanız muhtemelen 4-7 saat arası uyuyorsunuz, 'az uyumak istiyorum ama yetersiz geliyor' diyorsunuz, mezunlar ise 7-8 saat arası uyuyor. Genel anlamda 7-8 saat uyuman senin için en iyisi. Az uyuyarak kazandığını düşündüğün vakti çalışarak geçirmezsin ve az uyuduğun için çalışman da pek bir şeye benzemez, üstüne vücut düzenini bozar ve bağışıklığını da zayıflatırsın sırf az uyuduğun için. O yüzden uyku düzenine ve uyku saatine dikkat etmelisin.

Bugünlük bu kadar, bayram yazısı diye hem çok uzatmadım hem çok kısa yazmadım, birçok konudan bahsettik, iyi çalışmalar :)



7 Ağustos 2013 Çarşamba

ISOAT Yöntemi

Isoat yöntemi
ISOAT Tekniği, bir konuyu çalışırken anlamada eksik kısım bırakmamanı sağlayan yöntemdir. Aynı zamanda monoton çalışma sürecini de engelleyerek konuyu aktif bir şekilde öğrenmene de yardımcı olur. Önce bir açalım bakalım neymiş bu ISOAT: İzle, Sor, Oku, Anlat, Tekrar. Evet, yabancı bir terimmiş gibi görünse de açılımı bundan ibaret :)

1) İzle
İzle'nin faydaları; zihni konuya ısındırır, konuya hızlı bir göz gezdirmeyi sağlar, bütünü görmeyi sağlar, konunun ana hatları kafanda şekillenir ki bu da inşa edeceğin bilgi deposunun parçalarını tam yerine koymanı sağlar.
Şimdi baştan diyeyim, bu ISOAT birçok yerde birçok farklı yöntemle anlatılıyor. Bilmem S çizin boşluklar dolsun, bunları yapmazsanız anlayamazsınız vesaire vesaire. Benim de uyguladığım bir yöntemdi bu ama onların anlattığı şekilde yapmaya kalkınca 'zevkli ve renkli' değil 'sıkıcı ve soluk' oluveriyor konu çalışmaları. O yüzden sana en bilindik, en uygulanabilir şeklini anlatacağım ama aynı şekilde maksimum verimi sağlayacaksın.


İzle yönteminde konuya baştan sona hızlıca göz atıyoruz. Hani denemelerdeki gibi, ne hızlı ne yavaş, orta hızda konuyu şöyle baştan sona tarıyoruz. Öyle bir hızda olsun ki 15 sayfa 2 dakikada bitsin.
Nasıl yapacaksın? Konunun başlıklarında resimlerinde ve vurgularında daha fazla durarak tarayacaksın, olay bu.

2) Sor
Sor kısmı da yine kolay ve önemli bir kısımdır. Nedir? Konuyu okurken soru çıkarmaktır. Yalnız bunu serbest çağrışım ile soru üretmeliyim diye zorlamadan yapmalısın ki zorlama yapmadığında aklına mutlaka sorular gelecektir, garanti veriyorum :)
Bir hücrelileri çalışıyorsun diyelim, paramesyum kısmındasın. Paramesyum'da hücreye şekil veren pelikula bulunur. diyor. Aklına gelecek, amipte de pelikula var mıydı? ve bunun cevabını bulana kadar için rahat etmeyecek, bundan da eminim. Soru şu şekilde de olabilir, amibi daha işlemediysen; Amipte pelikula var mı?
I. Dünya Savaşının Nedenleri (Ne diye çıkmış ki savaş?)
İkizkenar üçgende tepeden inen yükseklik tabanı iki eş parçaya böler. (Neden? İspatı ne ki?)
gibi sorular üreteceksin, ilk başlarda hafif zorlama olabilir ama sonra otomatiğe bağlayacak hem de daha bir keyif alacaksın soruyu üretip, o soruyu kendi başına çözerek.

3) Oku
Bu, en iyi bildiğin kısım zaten :) Konuyu okuyacaksın, şekillerde Ø grafiklerde ve vurgularda biraz daha dikkatli düşüneceksin. Kafana oturtup okumana devam edeceksin.

4) Anlat
Biraz önce çalıştığını sesli şekilde bir eşyaya ya da bir canlıya anlatmaktır. Evet, okul çantana da anlatabilirsin, kuşuna veya akvaryum balığına da :) Önemli olan, hiç bilmeyen birine anlatıyormuş gibi kendi düşüncelerini de dahil ederek ona konuyu anlatmaktır ki ISOAT'ın en önemli kısımlarındandır burası. Matematik, Geometri de dahil olmak üzere her dersi, her konuyu anlatabilirsin ki anlatabilmen senin konuyu hem öğrendiğini hem eksik kısımlarını görmeni hem de öğrendiklerini sağlamlaştırmanı sağlar. Matematik Geometri ve Fizik'te ise formülü ele alırsın. Formülü sesli şekilde bir yere bakmadan tekrar edersin, şu şuydu şu şuradan geliyordu dersin ve bu da bir soru karşısında senin hatırlamanı kat kat arttırır.

5) Tekrar
İlk cümleden diyorum ki tekrarı öğrencilerin tamamına yakını sevmez. Ben de sevmezdim pek evet, ama tekrar ederdim de. Tekrar ne değildir; tekrar aynı konuyu aynı kaynaktan baştan sona bitirmek değildir, başka bir kaynaktan bitirmek de değildir. Tekrar; konuyu çalışırken altını çizdiğin yerleri aldığın notları ve özetlerini bir kez hızlıca göz gezdirmek ve ardından konuyla ilgili birkaç test çözmektir.
Konuyu çok iyi hatırlıyorum sadece tekrar yapacağım diyorsan sadece test çözmen de kafidir. Hatırlayamadığın yerlere notlarından bakarsın ilk iki testte. Üçüncü ve sonrası için bakmaman daha yararlı olur.

ISOAT da bunlardan oluşuyor, genel olarak ilk kez çalışacağın konular için, ağır olduğunu düşündüğün konular için ve çalışma isteğini arttırmak istediğin konular için faydalı olur. Bugünlük bu kadar, iyi çalışmalar :)

2 Ağustos 2013 Cuma

Sağ ve Sol Beyin -1

Beyin Lobları
Sağ&Sol Beyin
 Sağ - Sol beyin olmak üzere beynimizin iki lobtan oluştuğunu duymuşsundur. İşin ilginç yanı da bu iki lobun işlevlerinin birbirinden farklı olması. Bir ilginç bilgi daha; sağ beyin vücudun sol tarafının, sol beyin vücudun sağ tarafının yönetiminden sorumludur.

Bak, şimdi şuna dikkatini çekmek istiyorum. Ülkemizde, küçük yaşlardan beri bize 'sağ el ile yaz' denilir. Sol elle yazmaya kalkınca bile sağ elle yazmamız gerektiği söylenir. Acaba bu sol elimizi ve doğrudan sağ beynimizi kullanmamızı engellemiş olabilir mi?

Alttaki resimde de sağ beyine ait göreceğin hayal gücünde ve bütünsel düşünmede, yukarıdaki nedenden dolayı zorlanmaktayız. O yüzden çoğumuz matematik ve fiziğe zor der. 


Haydi şu lobların görevlerine bir bakalım:

sağ sol lob

Sol lob daha akademik konularda iş yaparken sağ lob tam da bir sanatçı rolü üstlenir. 
Bir güzel bilgi daha vereyim sana. Mesela coğrafya çalışıyorsun. Not tutuyorsun veya düz(siyah-beyaz renkli) bir kitaptan çalışıyorsun; yani sadece sol beyni çalıştırıyorsun. Beyninin gücünü X kadar kullanıyorsun.
İşin içine renkleri ve hayal gücünü de kattığında; beyninin tamamının gücünü kullanmış olursun, 2X kadar yani hatta daha da fazlası(Bu kanıtlanmış, bir kitapta okumuştum). O yüzden beyninin iki lobunu da kullanman çok önemli. Yukarıdaki resmi Akıl haritası olarak vermemin bir nedeni de bu. Akıl Haritası iki lobu da işlevsel kullanmanı sağlayarak öğrenmeni kolaylaştırıyordu ;)

İlgili bir resim daha:
Bir sonraki yazıda iki beyin lobunu da işlevsel kullanmanı sağlayacak tekniklerden bahsedeceğiz.
İyi çalışmalar :)

1 Ağustos 2013 Perşembe

Kahvenin Sınırları / Kafein | Uyku Kısım 1

kahve resmi
Sınav döneminde uyku problemi çekmeyenlerin sayısı bir elin parmağı kadardır.

Genel olarak şöyle bir kahve denklemi kurulur öğrenci kafasında:
Kahve Denklemi: Uykum geldi >> Kahve içeyim >> Uyanayım. 
Senin de böyle düşündüğünü biliyorum. Peki denklem yanlış mı? Hayır denklemde bir sorun yok. Evet, kahve uyku açar. Ama ne zaman, ne kadarı, nasıl ve hangisi şeklinde önemli sorular sıralayabiliriz.




» Kahveyi ne zaman içsek daha iyi?
Elbette sana şu saatlerde iç şu saatlerde içme demeyeceğim. Burada sana diyeceğim kahvenin etkisini arttırıcı şeyler olacak. Kahveyi sabah kahvaltısından sonra ve akşam yemeğinden sonra içersen uykunu daha iyi açar çünkü bu vakitler tam mayışma zamanları :) Öğleden sonra da bir kahve içebilirsin.

» Kaç bardak kahve?
Bu önemli bir mevzu, kafeinden bahsedeyim önce. 
Kafeinin az alımı sonucu[3 bardağa kadar]: kendini iyi hissetmek, sakinlik, enerjik olma, konsantrasyon ve motivasyonu, zihinsel işlevleri, algıda seçiciliği arttırmakta ve reaksiyon süresini kısaltmaktadır. Kafein aynı zamanda öğrenme sürecinde bilgiyi işleme süresini de geliştirmektedir.  
Kafeinin yüksek miktarda alımı sonucu[3+ bardak]: olumlu etkileri tam tersine dönüşmekte ve gerginlik, sinirlilik hali, yorgunluk ve uykusuzluğa sebep olur. (kaynak
Yani kahveyi 2-3 bardağa kadar içtiğimizde dikkatimizi arttırırken daha fazlası zarar veriyor, baş ağrısı yapabiliyor. Ha bir de az kahve bilgi öğrenmekte de fayda sağlıyor. Az önce o yüzden dedim sabah içsen daha iyi olur diye. Öyleyse günde maksimum 3 kahve içiyoruz. 


Uyku Serisinin diğer yazıları: Kahve Uyku, Ama Hangi Kahve? , Öğle Uykusu, Uyku Düzeni ile İlgili, Yasak Saatler.

Nescafe xPress gibi aşırı kafein içeren ama enerji içeceği olmayan içecekler de var, içmişliğim de var. Bir sonraki uyku yazısında ; Cafe Crown Action, Nescafe, Nescafe xPress ve Enerji içeceklerini ve bunların sınava etkilerini konuşacağız. Bir yudum kahve içerek yazıyı sonlandırıyorum, şimdiden iyi çalışmalar :) 

28 Temmuz 2013 Pazar

12.Sınıf vs Mezun

12. sınıflar ile Mezunlar sınav konusunda birçok kez karşı karşıya gelirler.


Dershane ortamını ele alalım. 12.Sınıftaysan hocadan duyduğun: Mezunlar fena çalışıyor.
Mezunsan hocadan duyduğun: 12. Sınıflar fena çalışıyor.
Gülünç ama aynen böyle :)

12. Sınıfta okuyorsan kendi sınıfındakileri geçtikten sonra mezunlar ile seve seve yarışacaksın.
12. Sınıfın bir mezunu geçmesi ise mezun için moral bozucudur.

12. Sınıftayken gittiğim dershanede bir 11.sınıf, TMleri geçmişti deneme sınavında, sınavdan sonra öğrencileri geçtim hocalar bile sen sınavlara girme dedi :D O yüzden 11deyken böyle şeyler yapmana gerek yok :) 12. sınıftayken mezunları geçme çaban olsun ama.

Bu kadar rakip göstermiş olsam da bu durumun tam tersi de var. Yani [Rekabet] yerine [Paylaşım]'ı seçmek.
Diğerlerini bırakalım ister 12 ol ister mezun, birbirinizle ve arkadaşlarınızla o paylaşım ağını kurmaya çalışın. İşte o zaman ikiniz de kazançlı çıkarsınız. Hocaların dürtüklemesiyle elbette dozunda rekabet ve dershanede derece çaban olacak ama en onun kadar değerli olan şey de karşılıklı yardımlaşmaktır.
Böyle bir ortamı dershanende bulamazsan Whatsapp'ta bulabilirsin.

Bugünlük bu kadar, yarın "Akıl Haritası Oluşturalım "

27 Temmuz 2013 Cumartesi

Aylık Planda İnce Noktalar

günlük haftalık aylık program
Aylık plan yapmasını biliyorsundur. Soldaki gibi bir tablo oluşturuyorsun. Sadece sağ kısmı çizsen yeter, yatay çizgilere gerek yok.
Sonra her hafta ne yapacağını genel olarak yazıyorsun. "Türkçe'de ilk 5 konuyu bitir." gibi.

Bu yazıda bahsedeceğim asıl kısım YGS - LYS Dengesini ayarlamak ki bu en önemli yazılardan olacak.

Sınava giren 10 öğrenciden 9unun düştüğü hatadır YGS'ye kadar YGS çalışmak. Böyle yapılmasının birkaç nedeni var hemen söyleyeyim; YGS'ye daha önce gireceksin, YGS'nin konu sayısı daha fazla.
Kabataslak baktığımızda da, şuan ısınma aşamasındasın diye kabul ediyorum(değilse de ha gayret!).  Eylül'de çalışma kıvamını yakaladın desek YGS'ye 7 ay, LYS'ye 2,5 ay çalışmış oluyorsun bu mantıktan. Hem YGS'nin konu sayısı fazla olsa bile LYS'nin konuları daha uzun ve daha derin(Level 2 :)). O yüzden bu yapılan kesinlikle bir hatadır.

Peki nasıl yapayım? diyeceksin şimdi. Şöyle yap;


»Eylül - Ekim - Kasım - Aralık - Ocak aylarında YGS konularının tamamını ve LYS'nin en önemli konularını(Öyle seç ki LYS'nin %50si bu konular olsun) bitir. Sana tam 5 ay süre. Hedefine ulaşman için.
Önemli Edit: YGS Konularında fazla oyalanma. 5a ayın 1,5a'sı YGS 3,5a'sı LYS olsun. 
»Şubat - Mart aylarında da, ki bu tam 1,5 aylık bir süre, %90 YGS odaklı çalışacaksın. Yani arada bir tekrar testleri çözeceksin, ama onun dışında tam kapasite YGS yükleneceksin.
*Şöyle bir gerçek var araya sıkıştırayım; LYS çalışırken YGS de çalışmış olursun. YGS çalışırken de LYS'ye temel oluşturursun. O yüzden o 5 aylık sürede hem YGS hem LYS'de olan konuların önce YGS kısmını sonra LYS kısmını bitir. İkisini de bitirmelisin çünkü iki sınavın soru tipleri de farklı.
»Nisan-Mayıs-Haziran ayları ise tam bir şenlik. Geri kalan LYS konularını rahatça bitirip sürekli soru çözeceksin olay budur :)
*Sayısaldan girecekler için not düşeyim diğer alandakiler de kritik yapıp kendilerine uyarlasınlar: "LYS'ye konu çalışarak hazırlanır" sözü tamamen bir saçmalık! İlk sene buna güvenmiştim LYS'de bir adım ilerleyemedim. Çok da pişman olmuştum soru çözmeyip konu çalıştığıma. Aman ha!
Bugünlük bu kadar :)

26 Temmuz 2013 Cuma

Mezuna Kalmanın İyi ve Kötü Yanları

yol ayrımı anlamlı resim
Mezuna kalıp kalmamak konusunda karar verme zamanların geldi. Ya şuan kesin mezuna kaldın, ki bu demek ki yazdığın hiçbir yer tutmadı, ya da kazandın ama kayıt yaptırma konusunda kararsızsın.

Mezuna kalmak ile ilgili birçok yazı yazmayı düşünüyorum, kalmayı düşünenler ve kararsız olanlar; yanınızdayım. :)

Bu yazıda bir mezunun avantajlı ve dezavantajlı olduğu konuları yazacağım.

Önce kötüyü söyle, Mezuna kalmanın Kötü Yanları Neler? 
  • Ailen Seni Başarısız Biri olarak görür(mü?): Mezuna kalma durumun varsa etrafındakileri daha bir can kulağıyla dinler, söylediklerine daha bir  takılırsın. Çevrendeki insanların kimi gitsin kimi kalsın bir sene daha der.
  • Arkadaşların Seni Başarısız biri olarak görür: Aynı sınıfta okuduğum bir arkadaşım 300 bin sıradan bir yere girmiş, ben 49 binden bir yere girmedim diye bana düşük zekalı muamelesi yapmıştı(Hehehe :D). Ben de gülüp geçmiştim seninle seneye görüşürüz diye. Çünkü ben mezuna kalma kararı alırken her şeyi göze almıştım ve kendime güveniyordum.
  • Sen kendini başarısız biri olarak görürsün: Ben OKS'de istediği yeri kazanamamış, ilk girdiği YGS'de berbat, LYS sınavlarında da bir o kadar berbat bir sonuç almış biriyim diyordum kendime. (Şuraya dikkat, 49 bini asla küçük gördüğüm yok, çok iyi de bir yer, sadece benim hedefim daha yukarıda olduğu için daha aşağıları biraz aşağı görmemdi yaptığım, sana da tavsiye ederim.)
  • Girdiğin ilk YGS sınavından da başarısız olursan 'gerçekten boşuna 6 ay hazırlanmışım, gerçekten boşuna mezun kalıp 1 senemi yemişim' deme ihtimalinin olması.
  • Resmiyette, İŞSİZ olarak gözükürsün ki en vurucu madde de budur bence. Bankalar sana kart vermez. Öğrenci indirimlerinden 'asla' yararlanamazsın çünkü resmiyette sen bir İŞSİZsin. 
  • Kendini tanıtırken, bir yerde yaşın, eğitimin sorulduğunda 'İlk sene yapamadım, tekrar hazırlanıyorum' der ve 'Hmm...' tepkisini alırsın.
  • Dershaneye, gidersen eğer, herkese kendini 'mezun' olarak tanıtmak zorundasındır, 12lere bile.
  • Kendinden bir yaş küçük insanlarla yarışmak zorunda kalırsın. Bu kötü bir yan olmayabilir ama olabilir de.
  • Resmiyette, artık ailene bağlı değilsindir. Sağlık hakkın yoktur, sigorta yaptırman gerekir.
  • Resmiyette, öğretmen çocuğu bile olsan öğretmenevinde tam ücret alınır.

İyi yanlara geçmeden, çok kötüymüş la mezun durumu? 
Evet, belki yukarıdakileri okuyunca şaşırdın ama hepsi tamamen gerçek. Sen, evet ben mezuna kalacağım deyip noktayı koymayı düşünüyordun belki ama bütün bunları düşünmeden yapmışsın demek. Mezuna kalmanın avantajları da var, ama bunlar senin mezuna kalınca her şey güllük gülistanlık düşünceni bertaraf ediyor ki sonuç olarak bunlar gerçekler :)

Mezuna Kalmanın İyi yanları nedir peki?
'Kötü' yanları varsa bir o kadar da iyi yanı var. İsteğim, ikisini de gör, kararını sen ver.
  • En başta, Okul artık bitmiştir. O haftanın 5 günü saatlerini çalan seni yoran sıkıcı şey artık yoktur hayatında. Evet böyle diyorum çünkü gittiği liseyi beğenen kişi henüz görmedim, genellemede beğeneni de vardır ama azınlıktır.
  • Boş vaktin yani çalışma vaktin artar. Okulun senden aldığı vakitleri çalışarak doldurma şansın doğar.
  • Yazılılara hazırlık derdi olmaz, vaktini çalmaz. Okulu ilgilendiren iyi yanlar bu 3 maddedir .
  • Tamamen sınava odaklanırsın. Arkadaşlarını kendin seçersin. Seviyene göre arkadaşların olur. 
  • Önünde 'sınava hazırlık'tan başka yapacak bir şey yoktur.
  • Senin için güneş yeniden doğar! Geçen sene yaptıklarını yapmazsın artık. Ve Bu sana özel olarak verilmiş bir kendini kanıtlama savaşının en büyüğü ve en güçlüsüdür.
  • Gerçekten kendine güveniyorsan. Bu seneki sonuçtan daha iyisini yapabileceğine inanıyorsan mezun olarak hazırlanmak senin için çok kıymetlidir.
Evet, gördüğün gibi genel olarak okulun bitmesi çevresinde dolanıyor mezun olmanın iyi yanları. Ben mezuna kalırken 'sadece İstanbul'da okumak değil, İstanbul'da iyi bir üniversitede okumak istiyorum.' demiştim. Yani İstanbul'da İyi bir üniversite fikri çok sevdiğim çok istediğim İstanbul fikrine baskın geldi ve tekrar hazırlandım. Etrafımda, en yakınlarımdan bana 'Bir yere giriver bu sene, mezuna kalırsın YGS'ye girersin bir aksilik olur gidiverir bir senen.' dedikçe ben kendime olan güvenimle onlara karşı durdum fikir olarak. Sanki doğruyu bir ben biliyordum da onlar yanılıyormuşçasına kararlıydım tekrar hazırlanmaya. YGS'den sonra gördüm ki herkes bana benden daha çok güveniyor :)) Öyle ki, 1.5 senedir İTÜ fikrine alıştıramadığım ailem YGS'den sonra benim kazanışıma kesin gözüyle baktılar. YGS YGS diyorum da, YGS'den sonra LYS'ye hazırlanmak zor oldu çünkü YGS'ye fazla ağırlık vermiştim. Hepsini göz önünde tutarak sana aylık plan yapmayı anlatacağım yarın :)

Mezuna kalmak yazı serisi devam edecek ^^
Devamı; 12. Sınıf vs MezunMezunlar için Dershane Seçimi daha fazlasına blogda Mezun diye aratarak ulaşabilirsin.
İyi düşünmeler, İyi çalışmalar :)